SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CEMAAT VE’L-İMAME

<< 386 >>

باب: إذا أقيمت الصلاة فلا صلاة إلا المكتوبة.

38. Namaz için Kamet Getirildiğinde Sadece Farz Namaz Kılınır, Bunun Dışında Hiçbir Namaz Olmaz

 

حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال: حدثنا إبراهيم بن سعد، عن أبيه، عن حفص بن عاصم، عن عبد الله بن مالك ابن بحينة قال: مر النبي صلى الله عليه وسلم برجل.قال: وحدثني عبد الرحمن قال: حدثنا بهز بن أسد قال: حدثنا شعبة قال: أخبرني سعد بن إبراهيم قال: سمعت حفص بن عاصم قال: سمعت رجلا من الأزد، يقال له مالك ابن بحينة: أن رسول الله صلى الله عليه وسلم رأى رجلا وقد أقيمت الصلاة، يصلي ركعتين، فلما انصرف رسول الله صلى الله عليه وسلم لاث به الناس، وقال له رسول الله صلى الله عليه وسلم: (الصبح أربعا، الصبح أربعا).تابعه غندر ومعاذ، عن شعبة في مالك. وقال ابن إسحق، عن سعد، عن حفص، عن عبد الله بن بحينة. وقال حماد: أخبرنا سعد، عن حفص، عن مالك.

 

[-663-] Abdullah bin Malik bin Buhayne şöyle bir rivayet nakletmiştir: "Bir gün Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem farz namaz için kamet getirilirken bir adamın iki rek'at namaz kıldığını gördü. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem namaz'dan çıkınca orada bulunanlar etrafını sardı. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem o adam'a (ikaz sadedinde) şöyle buyurdu: Sabah namazını da mı dört rekat kılıyorsun, sabah namazını da mı dört rekat kılıyorsun?!"

 

 

AÇIKLAMA:     Kamet getirildiğinde ifadesi, kamet getirilmeye başlandığında anlamına ge­lir.

 

Hiçbir namaz olmaz ifadesi farz dışında kılınan namazların geçerli I sahih olmayacağına veya kâmil I tam olmayacağına işaret eder. Söz konusu na­mazların geçerli olmayacağına dair açıklama daha doğru görünmektedir. Çünkü kullanılan olumsuzluk edatı gerçek anlamda bir geçersizliği anlatır. Fakat Nebi s.a.v. bu şekilde namaz kılan adamın namazına doğrudan müdahale edip engel olmadığı ve sadece bunu tasvip etmediğini azarlayıcı bir ifade ile dile getirdiği için, bu başlıktan kamet getirilirken kılınan diğer namaz­ların kâmil  tam olmayacağını anlarız.

 

Başlıkta kullanılan olumsuzluk (nefy) edatının yasaklama anlamında (nehy) olduğu da düşünülebilir. Bu durumda anlam kamet getirilirken başka bir namaz kılmayın olur.

 

Sadece farz namaz kılınır ifadesi namaz için kamet getirilmeye başlandıktan sonra nafile namaz kılınamayacağını gösterir. Kılınan nafile namazın düzenli olarak kılınan sünnet namazlarından (sünen-i râtibe) olup olmaması bu hükmü leğiştirmez. Çünkü başlıkta kullanılan kelimesi farz namazları anlatır.

 

Bu hadisle ilgili olarak Müslim İbn Hâlid'in, Amr İbn Dînâr'dan naklettiği ek bir bilgi bulunmaktadır. Bu rivayette geçen ek bilgi şöyledir: "Ashâb-ı kiram; 'Ey Allahın Resulü, sabah namazının iki rekathk sünneti de mi kılınmaz?' diye sorunca, Nebi s.a.v.; 'Evet, sabah namazının iki rekathk sünneti de kılınmaz' buyurdu" İbn Adiyy'in Yahya İbn Nasr İbnü'l-Hâcib'in terceme-i hal! / biyografisini anlatırken tahric ettiği bu rivayetin senedi hasendir.

 

İmam Nevevî bu hadisle ilgili olarak şu açıklamaları yapmıştır: "Kamet geti­rildiğinde sadece vaktin namazını kılmak gerektiğine dair hükmün hikmeti şu­dur: Kişi bu şekilde farz namaza en başından itibaren katılmış ve hemen İmamın ardından başlamış olacaktır. Zaten farz namazı tam olarak kılmak için gerekli tedbirleri almak ve buna özen göstermek nafile ibadetle meşgul olmaktan daha faziletli ve daha evlâdır."

 

İbn Abdilberr başta olmak üzere pek çok âlim şöyle demiştir; "Herhangi bir görüş ayrılığı ve tartışma meydana geldiğinde başvurulacak ana kaynak/asıl delil sünnettir. Sünnette ifade edilen hükme sarılan kurtulur. Kamet getirildiği zaman nafile ibadeti bırakıp farz olan namazı eda ettikten sonra nafilelere devam etmek sünnete daha uygun bir davranıştır; bu şekilde hareket eden bir kimse sünnete daha fazla uymuş olur."

 

Farz namaz için kamet getirildiğinde, başlanmış olsa bile nafile ibadeti bo­zup farz namaza başlamak gerektiğini savunanlar "sadece farz namaz kılınır" ifadesinin genel anlamını delil olarak almışlardır. Şâfiîier'den İmam Ebu Hamid el-Gazâlî de bu görüştedir.

 

Buna karşılık, kamet getirildiği zaman nafile namaz kılınmayacağına dair yasağın nafile İbadete başlamak üzere olan kimselerle ilgili olduğunu savunanlar ise "Amellerinizi bozmayın (İptal etmeyin)"194 âyetinin genel anlamını delil olarak göstermişlerdir.